13 Şubat 2012 Pazartesi

Doğumgünüm...


Küçükken her sene doğum günümde gazete kağıdına sarılı kitaplar gelirdi mahalle arkadaşlarımdan. Gazete kağıdına da sarılsa hediye aldım ya, içimi garip bir mutluluk kaplardı. Beni düşünüp benim için almışlar, benim için sarmışlar gazete kağıdına. Benim için...

Şimdi kendi hediyemi 9 ay içimde sakladım. Onu kendi içime paket yaptım. Bekledim, bekledim, bekledim...Tam 37 hafta bekledim. Aynı gazete kağıdına sarılı kitaplar gibi içinden ne çıkacağını biliyordum ama nasıl bir şey olacağını, neye benzeyeceğini bilemiyordum. En heyecanlandıran kısmı da buydu sanırım.

Sonra verdiler hediyemi bana, 8 ay önce aldım onu. Sıcak bir yaz sabahında ağzını ördek gibi yapmış, melek kokulu, şaşkın  şaşkın  bakan, pakete değil ama havluya sarılmış minik hediyemi hayata başlamasının 1. dakikasında yanağıma koymuşlardı. .

Hiç hediye aldığımda ağlamamıştım; ta ki o güne kadar.

Bu doğum günüm  benim için daha bir anlamlı artık. Hayatımı Denizden önce ve Denizden sonra  diye ikiye ayırdım artık.Denizden sonranın  ilk 11 Şubatı  ve ben hiç hediye istemiyorum. Ben aldım alacağım en büyük hediyeyi.Sadece minik deniz kızım hep yanımda olsun, onunla her gün yeniden doğuyorum.

Artık her şey seninle daha da güzel ve her gün 11 Şubat benim için Deniz kızım benim...



Hiç yorum yok: